Ahmet Uluçay Çocukluktan beri sinema sevdalısıydı | Anılardan
Ödüllü yönetmen, Ahmet Uluçay vefat etti
Ahmet Uluçay için ne dediler…
Ahmet Uluçay kimdir.. “Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak” filminin ödüllü yönetmeni Ahmet Uluçay, beynindeki tümör nedeniyle hayatını kaybetti.
Uzun süredir tedavi gören Uluçay, tedavisi için son olarak geldiği İstanbul’da akşam saatlerinde hayatını kaybetti. Uluçay, gençlik yıllarından itibaren kısa metrajlı filmler çekerek, sayısız ödül almıştı.
Tüm hayatı boyunca uzun metrajlı bir film çekmeyi hayal eden Uluçay, bu hayalini 2001 yılında Karpuz Kabuğunda Gemiler Yapmak filminin çekimlerine başlayarak gerçekleştirmişti. Uluçay maddi imkansızlıklar nedeniyle filmi bin bir güçlükle 2004 yılında vizyona sokmayı başardı.
Film vizyona girer girmez, sayısız ödüle layık görüldü. Ahşap tripod ve amatör kamerayla çekimleri tamamlanan film yurtdışında da büyük ses getirmiş, dünyaca ünlü yönetmenler Uluçay’ı ziyaret etmek için dünyanın çeşitli yerlerinden Türkiye’ye gelmişti. Uluçay son filmi Bozkır’da Deniz Kabuğu’nun da çekimlerini hastalığı nedeniyle bırakmıştı.
Ahmet Uluçay’ı yakınları anlattı: Hasta yatağında bile aldığı notlarla sürekli senaryo yazıyordu..
Beynindeki tümör yüzünden yaklaşık 2 aydır tedavi gördüğü İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi’nde hayatını kaybeden Türk sinemasının Aşık Veysel’i Yönetmen Ahmet Uluçay’ı, sinemaya ilk adımı attığı çocukluk yıllarından ‘Bozkırda Gemiler Yapmak’ filmine uzanan hayat hikayesini yakın çevresine sorduk.
Hepsinin ortak kanaati sinema tutkusuyla yaşayan çalışkan, zeki ve iyi bir insan olduğu şeklindeydi.
Uluçay, yazdığı senaryolarını yakınlarına anlatmadan uyuyamazdı. Birlikte sinemaya ilk adımı attıklarında kader arkadaşları İsmail Mutlu ve Şerif Akarsu, Uluçay’ın sinemaya ilgisine vurgu yaptı. Yakınları ise Ahmet Uluçay’ın sürekli kitap okuduğunu, hasta yatağına bile notlarını alıp film senaryosu yazdığını söyledi.
Ahmet uluçay’ı yakınları, düşüncelerini şöyle dile getirdi:
İsmail Mutlu (Optik Düşler Derneği’nin Üyesi): Ben ilkokulu Tavşanlı’da okudum. İlkokul öğretmenimiz Sami Hoca bize bir film gösterdi. Ahmet, Tavşanlı’dan bir mercek bulup gelmiş. El feneri, lokum sandıklarıyla mercekten duvara yansıtma yaptık. Bu hoşumuza gitti. Bununla coştuk. Zamanla bunu geliştirip elektrik akımıyla daha geniş duvarlara yansıttık. Bu bir kareydi tabii. Ahmet, sinemacılardan film bulup gelirdi. Bunu saklar ve üzerinde çalışırdık. Ahmet ortaokulu bitirdikten sonra baba mesleği kamyon işiyle uğraştı. Ben evde teknik işler üzerine çalışmalar yapardım. Bir gün dayımın radyosunu bozup bundan bir seslendirme yaptım.
1970 yılında Nebiye Vural isimli öğretmenimizin önerisiyle TÜBİTAK’ta yarışmaya girdik ve 1. olduk. Okul bittikten sonra ben de Ahmet gibi tavukçuluk yapıyordum. Sonra oturup konuşurken kendi kendimize bir film çıkaralım dedik. Kısa metrajlı bir film çıkardık. Bu arada bunu izleyen bir arkadaşımız bize siz film çekin dedi. Sonra bir kamera bulduk. Beta videoyla çektiğimiz bu filmi ‘Optik Düşler’ adlı ismi verdik. Filmin adını da Ahmet koydu. Bir gün arabada oturup senaryo yazdık. Burada otuz kadar sahne yazdık. Defterime azarken başlığı da ‘Tepecik Hayal Okulu’ diye yazmışım. Optik düşlerde yalnız bunun hepsi oynanmadı. Oyuncular ise ben, Ahmet, Şerif ile çocuklarımız oynadı bu filmde.
Optik düşlerin teknik işleri ile montajını ben yaptım. Onun arkasından değişik senaryolarımızı köyün ortasında ‘Bizim Köyün Orta Yeri Sinema’ adlı bir belgesel çekimi yaptık. Ahmet, senaryo yazma yeteneği olan, çok cesur, çok aktif bir insandı. Böyle başarılara imza attı. Çok iyi bir insandı. Yanına sık sık gider gelirdim. O da benim yanıma gelirdi. Bozkır’da Deniz Masalı’nın yanında Kuzey Masalı, Kamyon Şoförü gibi değişik projeleri vardı. Ama ömrü yetmedi. Sinema tutkusu hastalık sürecinde de devam etti. Yanında notları olurdu. Optik düşlerin geniş açılımını düşünüyorduk. İlk rahatsızlandığında kısa filmleri yaptığımız dönemlerdi. Emekli olduğunda daha rahatlayacağını düşünüyordu. O rahatsızlanınca bende rahatsızlanırdım. Yine de moral olarak iyi değilim.
Şerif Akarsu (Optik Düşler Derneği’nin Üyesi): 1975′li yıllarda Ahmet’le tanıştım. Ben o yıllarda gazetelerde şiirler yazıyordum. Ahmet o zaman askerdeydi. Askerden gelince biz Ahmet’le Türkümüz adlı bir dergi çıkarmaya karar erdik. 1992 yıllarda bir kamera bulduk. Deneme çekimleriyle kısa metrajlı filmler yaptık. Dışarıda çekim yapamıyorduk. İsmail elektrikli bir sistem geliştirdi. 1995′li yıllarda ise 7-8 tane kısa film yaptık. Bir dönem ara verdik. Daha sonra uzun metraj imkanı çıktı.
Bu işte bende çok hevesliydim ancak set kurulduktan sonra değişik nedenlerden ayrıldım. Ahmet, İsmail ve Benim üçümüzün çalışmasının adına Optik Düşler adını verdiğimiz bir dernek kurduk. O dönemdeki sinema sevgisi ve tutkunluğu dernek olarak ortaya yansıttık. Hatta çocuklarımızı da bu derneğe üye yaptık. Senaryoları gene de Ahmet yazar daha sonra birlikte değerlendirirdik. Sinemayı çok seven bir insandı. Sinema onun gözünde her şeyin önünde geliyordu. Sinema deyince belki ailesi bile 2. plandaydı. Böyle bir özveriyle buralara geldi.
Ahmet Tepe (Senaryolarını paylaştığı büyüğü): Ahmet Uluçay’ın kendi arabaları vardı. Ankara’ya gider gelirdi. Kendi arabalarına binmez benim şoförlük yaptığım araca binerdi. Aracın tavanına şiir yazardı, roman yazardı. Fakat tek başınaydı. İsmail ve Şerif adlı 2 arkadaşı vardı. Kendi imkanlarıyla Anadolu’dan böyle bir projeye güçleri o kadar yetti. Bir senaryo yazdığında mutlaka bana okurdu. Karpuz kabuğundan gemiler adlı projesinden sonra bir gün bir senaryo daha bitirmiş. Kuzey Masalı adını verdiği proje.
Gece saat 24.00 de beni gördü ve gece saat 03.30′a kadar o senaryoyu anlattı bana. Hala daha o proje hafızamda yazılıdır. Daha 2-3 daha projesi vardı. Onları henüz kimseye açmadı. Hastalığında kitapları, projeleri, notları sürekli yanında olurdu. Yanındakilerden enerji alırsa mutlaka onlara anlatırdı. Ayrılınca onları defterine geçerdi. Türkiye’de yaşananları sinemayı filme dökmek isteyen bir kişiydi o. Ömrü bu kadarmış. Filme çok hevesliydi. ‘Abi, bir film yapacağız, seni de oynatacağım’ demişti. Hatta kamyon şoförü isimli filmde sen babam olacaksın şoförü sık sık döveceksin demişti. Allah rahmet eylesin.
Nail Seven (Dünürü): Yokluklar içinde yaşadı. Kendini film yönetmenliğine adadı ama hastalığa yenildi. Benim hem komşum hem dünürüm olur. Çok hareketli candan çalışıyordu. Kendini iyice adamış vaziyete çalışıyordu.
İbrahim Etem Uluçay (yeğeni): Film serüveni küçük yaşta başlıyor. Çocukken mahalle çocuklarını toplayıp sinemalardan film toplayıp oynatıyormuş. Çok kitap okuyordu. Kısa metrajlı filmleri çekmeye başladı. 1994 yılında hastalığa yakalandı. Son filmi yarıda kaldı. Kendisi benim en güzel filmim şu an çekimi yapılan Bozkırda Gemiler Yapmak adlı filmin olacağını söylemişti. Bize kitap okuma alışkanlığını o kazandırdı. Sanat adına müthiş bir aşkı vardı. Bana keşke sinema televizyonu seçseydin demişti.
Mehmet Özcan (Şoför): Çok değerli bir çocuktu. Ben onların kamyonunda şofördüm. Benim yanımda muavindi. Doğuştan sinemaya düşkündü. Makaralarla iplik makaralarıyla bir şeyler yapardı. Yollarda bana bir şeyler anlatırdı ama ben onun hareketlerini pek sevmezdim.
Ahmet Karaca (Mahalle Muhtarı, Kahveci): Ahmet iyi bir adamdı. Sinema hastasıydı. Çocukluktan beri sinema hastasıydı. Devamlı onunla uğraşırdı. Kendi kendine senaryo yazar hatta bazı sırlarını bizimle paylaşırdı. Artık özürlü olduğunda biri yardımıyla gelirdi kahveye. Mahalle olarak bu adam ne yapıyor diye söylenip dururduk. Karpuz Kabuğu filminden sonra değerini anladık. Çok iyi bir insandı. Kimseye bir zararı yoktu.
Ahmet Uluçay, 1954′te Kütahya’da doğdu ve sinemayla 1960′da ilkokul sıralarındayken köye gelen bir seyyar sinemacı sayesinde tanıştı. Daha 12 yaşındayken arkadaşı İsmail Mutlu ile sinema makinesi yapmak için yola koyuldu.
Uluçay, tam üç yıl uğraştı ve “Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak” filminde de anlatıldığı gibi bir ahırda köylü halkına film göstermeye başladı.
Köyde tavukçulukla uğraşan arkadaşı Mutlu ve maden işçisi arkadaşı Şerif Akarsu ile “Tepecik Köyü Arkadaş Sinema Grubu”nu oluşturan Uluçay, ilk filmi “Optik Düşler”i (1992) arkadaşlarıyla Almanya’da yaşayan bir gurbetçiden aldıkları VHS kamerayla çekti.
Uluçay, ilk kez 1994′te 6. Ankara Uluslararası Film Festivali’ne katılarak “Optik Düşler” ve “Koltuk Değneklerinden Kanat Yapmak” isimli filmleriyle tanındı.
Sinemaya yaşamını adayan Uluçay, yıllarca geçim derdiyle uğraştı, kamyon şoförlüğü, inşaat işçiliği ve tavukçuluk gibi pek çok işte çalıştı.
Çocukluğundan esinlendiği ilk uzun metrajlı filmi “Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak”ı çekerken geçimini sağlamak için yem fabrikasında hamallık da yapan Uluçay, bu filmiyle Türkiye’de ve yurtdışında 40′a yakın ödül aldı.
Ahmet Uluçay için Beyoğlu Sineması’nda düzenlenen törende, yönetmenin sinemacılığını anlattığı sinevizyon gösterimi yapıldı.
Törende konuşan yönetmen Ezel Akay, Uluçay’ın zor şartlarda sinema ile uğraştığını belirterek, ”Biraz garip gelecektir, ama ben Ahmet’i Türkiye’deki modern sinemanın en önemli önderlerinden biri olarak görüyorum. Kısa filmlerinde yaptığı şeyler hiç klasik olmayan sinemanın örnekleri aslında” diye konuştu.
Bazı sevenlerinin gözyaşlarını tutamadığı törende, Uluçay ile ilgili paylaşılan bazı anılar da salondakileri zaman zaman güldürdü.
Ahmet Uluçay’ın cenazesi, yarın Kütahya’nın Tavşanlı ilçesi Tepecik Köyü’nde öğle vakti kılınacak cenaze namazının ardından Tepecik Köyü mezarlığında toprağa verilecek.
Ahmet Uluçay Filmleri
1994 Optik Düşler (kısa film) / Optical Dreams (short)
1994 Koltuk Değneklerinden Kanat Yapmak (kısa film) /
Making Wings from Crutches (short)
1995 Minyatür Kozmosta Rüya (canlandirma) / Dream in Microcosmos (animation)
1995 Bizim Köyün Orta Yeri Sinema (belgesel) /
Middle of Our Village Is a Movie Theatre (documentary)
1996 İnci Denizin Dibinde (kısa film) / Pearl is Under the Water (short)
1998 Epileptic Film (short)
1998 Bizim Köyde Bayram Sabahı (belgesel) /
The First Morning of Bairam in Our Village (documentary)
1999 Uzun Metrajın Resmi (kısa film) / Picture of the Feature Film (short)
2000 Exorcise (short)
2004 Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak / Boats out of Watermelon Rinds
En çok okunan haberlerden bazıları..
Haber Arşivi: Ahmet Uluçay, Ahmet Uluçay Filmleri, Ahmet Uluçay Kimdir.., Allah Rahmet Eylesin.., Boats out of Watermelon Rinds, Bozkırda Gemiler Yapmak Filmi, En yeni TÜRK FİLMLERİ.., Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak, Optik Düşler Optical Dreams, Sinema dünyasının acı kaybı.., Sinema Vizyondaki Filmler
You can follow any responses to this entry through the RSS 2.0 feed. You can leave a response, or trackback from your own site.
"İstanbul Arçelik Bayileri" "İstanbul Beko Bayileri"
Leave a Reply